BANUCANSEVER.BLOGSPOT.COM

zibirixia.blogspot.com

Zibirixia: Şubat 2015

http://zibirixia.blogspot.com/2015_02_01_archive.html

Oradan şuradan, hayattan memattan yazılar: gündelik, eşelenmelik, zaman zaman da hart hart kaşınmalık. 26 Şubat 2015 Perşembe. Toplumsal cinnet ya da hegelyan diyalektikler ve tarihin en büyük seri katili. Özgecan hunharca katledildi, ondan önce kaç kadın öldürülmüştü? Iki hafta geçti, kaç kadın öldürüldü? Ve daha kaç kadın öldürülecek? Türkiye'de son on yıldır kadına karşı şiddetin çok yükseldiği sayılarla sabit, ama sadece kadına karşı mı? Toplumca manyaklaşmaya mı başladık? Istediğimiz gibi bahaneler ...

zibirixia.blogspot.com

Zibirixia: dünya sarılma günü, ya da çığlık çığlığa kaçtığım an

http://zibirixia.blogspot.com/2015/06/dunya-sarlma-gunu-ya-da-cglk-cglga.html

Oradan şuradan, hayattan memattan yazılar: gündelik, eşelenmelik, zaman zaman da hart hart kaşınmalık. 30 Haziran 2015 Salı. Dünya sarılma günü, ya da çığlık çığlığa kaçtığım an. Dün sabah otobüs durağına giderken, adamın biri yolu kapamışçasına dikilmiş, geçecek yer yok. ben de gayet doğal, geçebilir miyim diye sordum. sormamla, adamın kollarını iki yana açıp bana sarılmaya çalışması bir oldu. Panikle adamı ittirdim geri, sendeledi,ama hiç istifini bozmadı. ben o hışımla, "ne yapıyorsun be! Otobüs gelen...

orininseyirdefteri.blogspot.com

ori'nin seyir defteri: Hıdırellez

http://orininseyirdefteri.blogspot.com/2007/05/hdrellez.html

Mayıs başıydı. Kuşluk vakti kasabaya ulaşması gereken tren gara girdiğinde neredeyse öğle olmuştu. İstasyona on dakika kadar yürüme mesafesindeki evimize vardığımda annemi temizlik yaparken buldum. Eşyaları salona yığmış, elinde bezi, yanında kovası yerleri siliyordu. Beni görünce çok şaşırmıştı. Habersiz gelmiştim. İşini bırakıp sevinçle sarıldı. Elini öperken “hayırdır anne, bu ne böyle, tüm evi toplamışsın? Nereden çıktı bu temizlik? Ali öğretmenin kiracı olduğu geçen yılın başlarını anımsadım. On...

zibirixia.blogspot.com

Zibirixia: Temmuz 2015

http://zibirixia.blogspot.com/2015_07_01_archive.html

Oradan şuradan, hayattan memattan yazılar: gündelik, eşelenmelik, zaman zaman da hart hart kaşınmalık. 10 Temmuz 2015 Cuma. Ne zamandır aklımda bu mevzu, yazmak istiyorum, elim bir türlü değmiyor. Okuyucum bilir, mastır tezimi şiddet üzerine yaptığımdan beri, ara ara bu mevzuları deşer dururum bloğumda. Gel de irdeleme: ister istemez şahit olduğum şiddet olaylarına daha farklı yaklaşır, şiddetin türlü derecelerini toplumsal yaşantı içerisinde gözlemler oldum, nasıl yazmayayım? Geçen gün babasının girişim...

orininseyirdefteri.blogspot.com

ori'nin seyir defteri: Hudut Taşları

http://orininseyirdefteri.blogspot.com/2007/02/hudut-talar.html

Neredeyse günün tamamını birlikte geçirdiğim askerlerimle kısa süren eğitimler yapardık. Aynı yemekleri yer, beraber türküler söyler, kimi zaman da top oynardık. Buraya gelen askerlerin çoğu ilkokul mezunu hatta okumayı bilmeyenlerden oluşuyordu. Bazılarını sıkı sıkı tembihlerdim. “Şu ağaçların ötesi başka bir ülkedir”. Az bir zaman geçince de aynı yeri göstererek sorardım “Yaşar; orası neresi? Fırsat buldukça kasabaya iner, askerlerim, Çakır ve Karabaş’tan oluşan dünyama yöre insanlarını da katard...

orininseyirdefteri.blogspot.com

ori'nin seyir defteri: Cesur Yürek

http://orininseyirdefteri.blogspot.com/2007/07/bir-cesur-aydn.html

Levantenlerden, Rumlardan, Ermenilerden kalma eski apartmanları, Musevileri İslam’a özendirmek için yapılmış görkemli bir camisi bulunan semtin ünlü caddesinde dolaşıyordum. Hepsi semtin varlıklı insanlarına hitap eden, giyimden aksesuara, kuyumcudan beyaz eşya satıcısına kadar birçok mağazanın bulunduğu cadde oldukça hareketliydi. Kendi adına düzenlediği edebiyat ödülleri ile tanınmış kitabevine geldiğimde kapıda gördüğüm ilan, işi bulduğumu müjdelemişti bana. Orada çalıştığım süre içinde felç geçiren, ...

orininseyirdefteri.blogspot.com

ori'nin seyir defteri: Forum Tauri

http://orininseyirdefteri.blogspot.com/2007/09/gnein-her-douunda-sarya-boyanan-eski.html

Güneşin her doğuşunda sarıya boyanan eski İstanbul sokaklarının arasından yüküne göre hızlıca yürüyordu. Caddeye yaklaştıkça eski evler geride kalıyor, yakın zamanda yapılmış apartmanlar gittikçe büyüyordu. Otobüs durağına vardığında serin havaya rağmen ter içinde kalmıştı. Büfenin önünde durup, omzundaki muz kolisini yere bıraktı. Bir bilet istedi. Verilen bileti almadan önce ceplerini bir kaç kez karıştırdı. Parasını bekleyen büfeciye “Paramı evde unutmuşum. Telefon je...8221; diye yanıtlamıştı. Zorlam...

orininseyirdefteri.blogspot.com

ori'nin seyir defteri: Bir Sınav Öyküsü

http://orininseyirdefteri.blogspot.com/2007/04/bir-snav-yks.html

Taşradan gelince üniversitenin özgür havasına kendimi kaptırmış günümü gün ediyordum. Başlarda erkenden okula gelip, derslere girmek gibi bir alışkanlık edinmiştim. Ancak bu durum toyluğumu üzerimden atana kadar sürdü. Kısa bir süre sonra kendimi kantinin müdavimlerinden biri olarak buluverdim. Onca güzel kızı bir arada gördükten sonra derslere falan girmiyordum. Bir sonraki günkü sınavım muhasebe dersindendi. Diğer derslere hiç çalışmamış, bu dersin kitabını ise bir kez okumuştum. Bazı soruların...Bayra...

zibirixia.blogspot.com

Zibirixia: Mayıs 2015

http://zibirixia.blogspot.com/2015_05_01_archive.html

Oradan şuradan, hayattan memattan yazılar: gündelik, eşelenmelik, zaman zaman da hart hart kaşınmalık. 23 Mayıs 2015 Cumartesi. Diğer yandan da çaktırmadan adamı süzüyorum, potansiyel sapık görüntüsü var mı diye. Adam cidden çok zayıf, belki gerçekten onu da diğer adam ittiriyordur ve ben paranoya yapıyorumdur, masum bir adamın günahını da alarak. Ama kusura bakmayın beyler, sizin türünüzün kötü niyetlisi bizi bu hale getirdi. Etrafınızdaki hanımlara bir sorun hele, bakalım tacize maruz kalmayanı var mı!

zibirixia.blogspot.com

Zibirixia: yaratıcı deha keşfedilmezse, ya da aileni yitirmenin dayanılmazhafifliği

http://zibirixia.blogspot.com/2014/06/yaratc-deha-kesfedilmezse-ya-da-aileni.html

Oradan şuradan, hayattan memattan yazılar: gündelik, eşelenmelik, zaman zaman da hart hart kaşınmalık. 6 Haziran 2014 Cuma. Yaratıcı deha keşfedilmezse, ya da aileni yitirmenin dayanılmaz hafifliği. Bir mutasavvıf mı demişti, tam anımsamıyorum, belki de sadece bir özdeyişdir, derler ki,. Asıl büyüme hem anneni, hem babanı kaybettiğinde başlar diye. Çünkü artık kimsenin çocuğu değilsin. Kendi içine doğru asıl yolculuk da o zaman başlıyor. Iyi ki deli gibi günlük tutmuşum o zamanlar. Genç yaşımda edindiğim...