agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Ağustos 2008
http://agussia.blogspot.com/2008_08_01_archive.html
Yeşille mavinin kolkola dans ettiği dünyanın en güzel koylarında "sıla" tekneyle hayatımın en güzel tatilini yaptım. Sevdiklerime birşeyler daha kattım.sevdiklerimi bir kat daha sevdim. Kalbimi egede bıraktım,geldim. Tahammülsüzlük tavan yapmış durumda. Kornet külahı vermeyen dondurmacıyla kavga edebiliyorum. Plajda kafasına top geldiği için tepkili olan kadına "ya büyütme be herşeyi diyerek " sataşıyorum,. Insanı enayi gibi hissettirmeye çalışan kargo şirketine tırnaklarımı gösteriyorum.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...
http://agussia.blogspot.com/2008/09/karabasanlar-yazlmayacak-artk-bu.html
Karabasanlar yazılmayacak artık bu sayfada,basan kalsın bastığı yerde. Işığın doğuşu önemli olan,karanlığın şavka yenilişi. Siyah olmak kolay,beyaz olmak marifet.tüm renklerden bir parça sunmak ama hiçbiri olmamak. 7 Eylül 2008 00:22. 30 Eylül 2008 02:21. Bu bayahı sert olmuş. Hee bayahı da iddalı olmuş azcık. 1 Ekim 2008 18:36. Farkettim iddialı olduunu ama demiş bulundum bi kez.:).
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Ocak 2008
http://agussia.blogspot.com/2008_01_01_archive.html
Bıçak kadar keskin sözlerdi kalbime saplanan ve soğuk çarptığında inceden inceye sızlamasına sebep olan. Ben kendi izdüşümlerimi yaratmak isterken gözlerinde aynadaki suretimi çoktan unutmuşum bile. Nafile, herşey nafile. Ben somutlaştırmak istedikce yaşamı,zaten somutluklar yıkmış tüm soyut olanları. Soyut olan umut taşıyanmış, somut olanın yalnızlığını görünce anladım.ayaklarım sıkısıkı bağlanmış.düzen somutu ararmış,somutla varolanmış.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Nisan 2008
http://agussia.blogspot.com/2008_04_01_archive.html
Kaskatı kesildim.taştan yapılmış bir heykelin soğukluğu üzerimdeki.kan,akışını yitirdi.tersten işliyor dengem;önce konuşup sonra düşünüyorum,önce yok olup sonra doğuyorum,önce hiç iken sonra hep oluyorum.bir ben oluyorum,hep yok oluyorum.bir kabusun en can alıcı yerinde uyanmak isteyipte uyanamıyorum.üzerimdeki karabasana daha sıkı sarılıyorum,yek vücut oluyorum.gözlerimi açabileceğim kadar açıyorum aydınlık için.gece çıplak,soğuk,ben şaşkın,kimsesiz,sessiz. Herhangi bir filmin ilk sahnesi.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Eylül 2008
http://agussia.blogspot.com/2008_09_01_archive.html
Posted In: ilhan berk. Üç kez seni seviyorum diye uyandım. Tuttum sonra çiçeklerin suyunu değiştirdim. Bir bulut başını almış gidiyordu görüyordum. Sabahın bir yerinden düşmüş gibiydi yüzün. Sokağı balkonları yarım kalmış bir şiiri teptim. Sıkıldım yemekler yaptım kendime otlar kuruttum. Diyordu bir ses duyuyordum. Cumhuriyetin ilk günleri gibiydi yüzün. Kalktım sonra bir aşağı bir yukarı dolaştım. Şiirler okudum şiirlerdeki yaşa geldim. Karanfil sakız kokan soluğun üstümde duydum.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Ekim 2008
http://agussia.blogspot.com/2008_10_01_archive.html
Ee artık "çok yaşa". Aynadaki aksinden kaçmaktı senin yaptığın.ona oynadığın oyunlardı elindekiler.sen görmek istediğini gördün,beni gördün.canımı acıtmak istedin,oysa ben hiç olmadım ki;canı yanan da sendin.ben sendim aslında,korkularının gizlendiği bir duvar. Sen benimle oynadığını sandın ama kendini aldattın. Sen beni aldattığını sandın ama çok yanıldın. Ben hala arkasında saklanılacak duvarım,ama sen kendine çoktan yakalandın.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: bodrum,bodrum...
http://agussia.blogspot.com/2008/08/bodrumbodrum.html
Yeşille mavinin kolkola dans ettiği dünyanın en güzel koylarında "sıla" tekneyle hayatımın en güzel tatilini yaptım. Sevdiklerime birşeyler daha kattım.sevdiklerimi bir kat daha sevdim. Kalbimi egede bıraktım,geldim. 2 Responses to bodrum,bodrum. 31 Ağustos 2008 21:23. Nasıl anlatsam, nereden başlasam,. Kaç kişiydik o zaman? Bak, kaç kişi kaldı şimdi. Bir zamanlar aşık olmuştum, ama şimdi, ismi neydi unuttum. Duygu, biraz duygu, bütün isteğim buydu. Biraz deniz, biraz uyku, bütün isteğim buydu,.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Mayıs 2008
http://agussia.blogspot.com/2008_05_01_archive.html
Dört duvar arasında sıkışıp kalmış gibi gelen,herşeyin üzerime üzerime geldiğini hissettiğim bir günde bol oksijenli bir nefes,taze kan gibi gelen şahane bir filmdi. Aşkın sıradan anlatılışından uzak olan her sahnesiyle ayrı şeyler hissettirerek ,filmin içindeki detaylarıyla ve replikleriyle beni kendimden geçirerek kendine hayran bıraktı. Keyif aldım,kendime geldim.gene olsa gene yaparım,gene izlerim.pişman değilim. Uyumak ve güneşli bir sabaha uyanmak dileğiyle. Değişken bir ruha büründü. Blogumun kayb...
agussia.blogspot.com
...AgussiA...
http://agussia.blogspot.com/2008/09/kez-seni-seviyorum-diye-uyandm-tuttum.html
Posted In: ilhan berk. Üç kez seni seviyorum diye uyandım. Tuttum sonra çiçeklerin suyunu değiştirdim. Bir bulut başını almış gidiyordu görüyordum. Sabahın bir yerinden düşmüş gibiydi yüzün. Sokağı balkonları yarım kalmış bir şiiri teptim. Sıkıldım yemekler yaptım kendime otlar kuruttum. Diyordu bir ses duyuyordum. Cumhuriyetin ilk günleri gibiydi yüzün. Kalktım sonra bir aşağı bir yukarı dolaştım. Şiirler okudum şiirlerdeki yaşa geldim. Karanfil sakız kokan soluğun üstümde duydum.
agussia.blogspot.com
...AgussiA...: Ekim 2007
http://agussia.blogspot.com/2007_10_01_archive.html
Çok okunmuş bir kitabın herhangi bir sayfasını açıp en sıradan cümleden en alelade kelimeyi seçtim.Elimde karıştırdım harfleri ,yoğurdum sanki.Amacım bu sıradanlıktan en mükemmele ulaşmaktı. Amacım ellerimle seni yaratmaktı. Canım acı bir kahve çekti. Sigarada yakarım belki yanında. "sen sigara sevmezsin ki" diyeceksin biliyorum. Aman ;bu sefer de böyle olsun.